28.03.2024 - Ankara Etkinlik ve Şehir Rehberi

Taksim bombacısının tabirinin tam metni

13 Kasım günü İstiklal Caddesi’nde 6 kişinin hayatını kaybetmesine, 81 kişinin yaralanmasına yol açan bombalı saldırıyı gerçekleştiren terör örgütü PKK/YPG’nin “özel istihbarat elemanı” olarak yetiştirdiği Ahlam Albashir, 30 Kasım 2022 günü İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nda alınan tabirinde isim isim PKK/YPG alakasını anlattı.

Taksim bombacısının tabirinin tam metni

Taksim bombacısının sözünün tam metni

Hürriyet gazetesi müellifi Nedim Şener, Taksim saldırısından tutuklu bulunan Ahlam Albashir’in tabirinin tam metnini köşesinde paylaştı.

İŞTE O SÖZÜN AYRINTILARI…

Albashir patlayıcıyı da kaçak yollarla Suriye’den geçerken kendisinin taşıdığını itiraf etti.

2013’te iç savaş nedeniyle ailesiyle Halep’ten Hama’ya, oradan Rakka’ya, sonrasında da PKK/YPG denetimindeki Münbiç’e geçen Ahlam Albashir‘in, PKK/YPG ile münasebeti Ahmet Arreş isimli PKK/ YPG terör örgütü üyesi ile tanışıp sevgili olmasıyla başladı. Bir mühlet sonra da “Hacı” kod isimli üst seviye PKK/YPG’li teröristle tanıştı.

1. AMERİKAN NUMARALI TELEFONDAN TALİMAT

Örgüt’ün Münbiç’teki sorumlularından “Hacı” kod isimli terörist, Albashir‘e İdlib’e oradan da kaçak yollarla Türkiye’ye geçip “verilecek vazife için” talimat beklemesini söyledi. Albashir o süreci şöyle anlattı: “Önce ‘İdlib’de bulunan birisinin yanına gidip onun eşi olarak görüneceksin’ dedi. Bana bir ölçü para ve cep telefonu verdi, bana vermiş olduğu telefonu alarak içerisine kendisinin Suriye’de kullandığı numarasını kaydetti. Bu telefonda iki Amerikan numarası üzerinden WhatsApp programları heyetiydi. Hacı bana ‘Seninle görüşmeden evvel üç nokta (…) formunda ileti atacağım, bil ki sonra arayan benim’ dedi. Bu halde şifre belirledi….”

2. PATLAYICILARI BİLAL HASSAN GETİRDİ

Türkiye’ye geçmeden 5 gün İdlib’de Bilal Hassan kod isimli Bilal Elhac Maoas ile bir meskende kalan Albashir, İstiklal Caddesi’ndeki akındaki patlayıcıyı Türkiye’ye nasıl geçirdiklerini şöyle anlattı: “… Bu konutta yaklaşık 5 gün kaldık. Bu konut iki odadan ibaretti ve odanın birinde Ebu Hassan’ın dokumacılık eşyaları bulunmaktaydı. Bilal birlikte bu konuta geldiğimizin üçüncü günü, bir müddetliğine dışarı çıktı, ben meskende tek başıma kaldım. Saat 16.00 sıralarında Bilal elinde bir poşet ile konuta geldi. Meskende bulunduğumuzun dördüncü gününde poşeti gece vakitlerinde bana gösterdi, bu sırada Hacı, Bilal ile WhatsApp üzerinden manzaralı konuştu. Bilal de gelen malzemeyi çıkartarak Hacı’ya gösterdi. Ben Bilal’e ‘Bu materyaller ne’ diye sordum. Bilal bana ‘Türkiye’ye geçerken bunları sen taşıyacaksın’ dedi. Poşette; iki kesim halinde üçe bölünmüş olan 30-15 santimetre büyüklüğünde, 5 santimetre kalınlığında şeffaf poşetlere sarılı vaziyette beyaz renkli yumuşak un üzere kuru hususlar bulunmakta idi.”

3. SUTYEN VE KORSE İÇİNDE PATLAYICI

“Ayrıca poşetin içinde kırmızı renkli sutyen, sutyenin içinde beze takılı tele emsal bir cisim vardı. Sutyenin iki tarafının alt kısımlarında da kablolar ve beze dikili vaziyette küçük kare halinde bir şey daha bulunmaktaydı. Tekrar poşetin içerisinde göğüs altından baldırlara kadar uzun bir korse şort vardı.

Bu korse özel yapılmış iki korsenin birbirine dikilmiş halinden oluşuyordu, iki korse ortasına gereç koymak için özel bölme vardı. Beşinci günde Bilal sabah saat 10-11 üzere beni uyandırdı. Sutyen ve korseyi giymemi istedi. Patlayıcıları korsenin ceplerine yerleştirdi. Kırmızı renkli sutyeni de taktıktan sonra üzerine olağan kıyafetlerimi giydim. Bu materyaller yaklaşık 1-2 kilogram ağırlığındaydı…”

Hacı Kod isimli teröristin buyruğundaki örgüt mensuplarından Bilal Hassan‘ın da içinde bulunduğu kalabalık bir kümeyle kaçak yollardan Türkiye’ye geçen ve İstanbul Esenler’de Ferhat isimli kişinin konutuna yerleşen Albashir, meskende yaşananları da şöyle anlattı: “Evde, Ferhat, eşi Fatma, Ferhat’ın ağabeyi Muhammed ile eşi Fehime vardı. Bilal ile ben, Ferhat’ın cezaevindeki kardeşi Fatma’nın odasına geçtikten sonra sutyen ve korsedeki 2 kesim malzemeyi çıkartarak Bilal’e verdim. Bilal de bunları İdlib’den beri üzerinde bulunan siyah sırt çantasına koydu.”

4. ‘BOMBAYI GÜÇLENDİREN ÇİVİLERİ BEN ALDIM’

Türkiye’de etrafa karşı 5 ay karı koca rolü oynayan teröristler Albashir ile Bilal Hassan bu sırada üç kere atak yapacakları İstiklal Caddesi’ne keşif için gittiler. Albashir, Suriye’den üzerinde getirdiği patlayıcılarla imal edilen bombanın yapılışındaki rolünü de şöyle itiraf etti:

“Hacı beni aradı ve ‘Kocanın yanına, Bilal’in yanına git. Bilal senden bir şeyler isteyecek, onları al’ dedi. Bilal banaçivi vererek ‘Git bundan 2 kilo al, ayrıyeten bant al’ dedi, 100 TL verdi. Ben de akşama yanlışsız atölyeden çıkarak nalburdan istediklerini aldım. Bilal bunları poşetle daha evvel kilitli vaziyette bulunan çantanın yanına koydu. Bilal’de daha evvelce almış olduğu bir ölçü çivi vardı.”

5. HACI KAMERADAN SÜRECİ İZLİYORDU

Albashir bombayı nasıl hazırladıklarını şöyle anlattı: “Bilal çantadan çıkardığı patlayıcıları yere sermiş olduğu naylonun üzerine serdi. Bu ortada Bilal, Hacı kod isimli kişiyi telefonla manzaralı aradı. Bilal yere serdiği banta, getirdiğim çivileri yapıştırdı. Bu süreçler olurken Hacı kameradan süreci izliyordu.Hazırladığı patlayıcıları şeker kabına (şeffaf sarı kapalı bidon) doldurdu. Daha evvel hazırladığı çivili bantları şeker kabının üzerinesardı. Kabloları kavanoza yerleştirdi. Bu süreç 2.5 saat kadar sürdü.”

6. TALİMAT SURİYE’DEN: ‘ÇANTAYI BIRAK AYRIL’

Albashir, 13 Kasım’da İstiklal Caddesi’ndeyken, ABD numarası şurası olan cep telefonundan Münbiç’teki Hacı kod isimli teröristin aradığını ve aksiyon talimatını verdiğini bu cümlelerle itiraf etti: “Bilal bana ‘Hazırlan Taksim’e gideceğiz’ dedi ve taksiciyi çağırmamı istedi, Saat 14.00-15.00 üzere Taksim’e hakikat gitmek için atölyeden çıktık, korsan taksiye bindik. Ben ön tarafta oturdum, Bilal çanta ile birlikte art koltukta oturdu.

Yoldayken Bilal sigara çıkarma mazeretiyle çantayı kurcalıyordu. Taksim’de sigara içtim. Selfie çektim. Ortadan iddiası yarım saat geçtikten sonra telefonuma, Hacı evvel üç nokta gönderdi. Sonra oturduğum yerin sağ art çaprazımdan zoomlanarak çekilmiş çok kısa bir görüntü gönderdi. Hacı beni aradı ve ‘Çantayı bankta bırak, çabucak oradan ayrıl’ dedi. Oradan meydana yürüdüm, bir parfümcü durdurdu, parfüm satmaya çalıştı. O anda patlama oldu, yere düştüm, kalkıp koşmaya başladım.”

Hürriyet

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.