Dikkat! “İşverenler beyninizi okuyor”

Dikkat! “İşverenler beyninizi okuyor”

Dikkat! “İşverenler beyninizi okuyor”

Amerika’nın Kuzey Carolina bölgesinde bulunan Duke Üniversitesi Hukuk Profesörü Nita A. Farahany, beyin okumalarıyla ilgili dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

“Beyin şeffaflığına” hazır mısınız? Duke Üniversitesi profesörü Nita A. Farahany’in bu yıl İsviçre’nin Davos kentinde düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu’nun yıllık toplantısında verdiği bir derste sorulan soru bu. Ve kafanın okyanusun dibindeki şeffaf balıklardan biri gibi göründüğünü kastetmiyor.

Bunun yerine, yükselen teknolojiye odaklanan yüksek profilli bir akademisyen ve hukuk ahlakı uzmanı olan Farahany, şirketlerin ve hükümetlerin beyninizi okuyabileceği bir geleceği oldukça akıcı bir şekilde tahmin ettiğini söyledi.

‘Fütürizm’in haberine göre; Farahany, şirketlerin çalışanlar üzerinde uyguladığı bu teknolojiye “beyin dalgası aktivitesini çözme yeteneği” olarak adlandırdı ve bunu uzun zamandır uygulandığını öne sürdü.

İzleyicilerine “Geleceğin implante cihazlarından bahsetmiyoruz” diyen Farahany, “Zihninizin duygusal durumlarını, aklınıza gelebilecek basit şekilleri ve hatta yüzleri tanıyabilen FitBits gibi giyilebilir olan akıllı teknoloji cihazlarından bahsediyorum” dedi.

Ancak Farahany, “karmaşık düşünceleri henüz tam anlamıyla çözemiyoruz” diye ekliyor.

Teknoloji vizyonunu göstermek için, direksiyon başında uyuyakalan bir kamyon şoförünün neden olduğu trajik bir araç kazasından bahseden Farahany, “Keşke işverenler, çalışanına birden beşe kadar ne kadar tetikte olduğunu söyleyen gömülü elektrot sensörleri olan süslü bir şapka taksaydı, ‘şirket için felaketle sonuçlanacak ve birçok cana mal olacak’ bir kazayı önleyebilirlerdi” dedi.

Farahany, “Bu nedenle, dünya çapında 5.000 şirkette çalışanların beyin dalgası aktiviteleri, yorgunluk seviyelerini test etmek için zaten izleniyor” dedi.

Dünyanın en büyük madencilik şirketlerinden biri de dahil olmak üzere, çalışanlarının yorgunluğu algılayan kask ve beyzbol şapkası benzeri cihazlar taktığı madencilik operasyonlarından bahseden Farahany, “Elbette, ilk etapta aşırı yorgun işçilere yol açan koşulların hafifletilmesinden söz edilmiyor” dedi.

“Üretkenlik için gözetim, işyerinde norm haline gelen şeyin bir parçasıdır ve belki de bunun iyi bir nedeni vardır,” diyen Farahany, on çalışandan dokuzunun ‘en azından biraz zaman’ harcamak gibi en büyük günahı kabul ettiğini gösteren bir ankete atıfta bulunarak, “Her gün çalışmak, tipik olarak çalışanların (özellikle evden çalışanların) bilgisayarlarında ne yaptıklarını izlemek için kullanılan bir yazılım türü olan bossware’in giderek yaygınlaşması için yeterli gerekçe” dedi.

“Endişelenmeyin: çalışanların düşüncelerini izleyen teknoloji zaten var” diyen Farahany, tıpkı bir çalışanın aklının başka yerlere gidip gitmediğini tespit etme iddiasında olan ve hatta odaklandıkları görev türleri arasında ayrım yapabilen kulaklıkların bulunduğunu dikkat çekerek, “Web’de boşta gezinmeye karşı çalışın” uyarısında bulundu.

Farahany, ileriye dönük en uygun yolun “insanların, robotların ve yapay zekanın sorunsuz bir şekilde birlikte çalıştığı” “duyarlı” bir iş yeri olduğuna inandığını belirtti.

“Bir çalışandaki beyin dalgaları ve stres düzeylerini izleyebilen bir yapay zeka robotu iyi yapılırsa ‘nöroteknoloji’ olağanüstü umut vaat ediyor” diyen Farahany, “Kötü yapılırsa, toplumda geniş bir ölçekte kullanıma sunduğumuz en baskıcı teknoloji haline gelebilir. Hâlâ onu düzeltme şansımız var” dedi. Yapay zeka robotlarının ‘distopik’ (baskıcı) bir olasılığı olduğunu da kabul eden Farahany, “Ama onu iyi kullanmak ve bireyleri güçlendiren bir şey olması için bir seçim yapabiliriz” diyor.