03.05.2024 - Ankara Etkinlik ve Şehir Rehberi

Enflasyon ve tahvil piyasası

Enflasyon ve tahvil piyasası

Enflasyon ve tahvil piyasası

Enflasyon ve tahvil piyasası

ABD Hazine tahvilleri Salı günü, yani 2023’ün açılış seansında, devam eden ralli çerçevesinde yükseldi. Resesyon riskleri ve enflasyonun zirve yaptığı algısı da tahvillerin cazibesini artırdı. Gösterge UST 2Y %4,35 ile daha düşük kapatırken, en çok izlenen ABD 10 Yıllık %3,71 ile kapattı. Başlangıçta tahmin edildiği gibi hafifleyen Aralık ayı nihai S&P Global üretimini ve inşaat harcama raporundaki beklenmedik toparlanmayı içeren veri yayınları izlendi. Bugün Aralık ayı ISM imalat verileri izlenecektir.

Dikkatler geniş resim açısından Fed tutanaklarına ve Aralık tarım dışı istihdam verilerine yönelecektir. Fed üyelerinin faiz tahminleri son toplantıda yükselmekle birlikte, faiz indirimlerine 2024 yılında başlanacağı öngörüsü öne çıkmıştı. Ancak hatırda tutmak gereken bir detay var: Oran projeksiyonları 2025 yılını da içine alan dönemde faizlerin sıkı para politikası seviyesinde kalacağını ortaya koymakta. Bu politikanın eşik seviyesi de elbette resesyon korkularının ciddiyetine bağlı olacaktır. Fed halen sıkı para politikasında yüksek eğilimli enflasyonu gerekçe gösteriyor.

Kısa dönemdeki reel faiz hareketini ise Cuma günü açıklanacak olan istihdam verileri yönlendirebilir. Muhtemelen terminal faiz oranları üzerindeki spekülasyon ücretlerin yarattığı enflasyon baskısı üzerinden dönecektir, bu nedenle halen yönlendirici bir gösterge olarak değerlendiriyoruz. Fed’in iki toplantıda daha faiz artırımı yaparak beklemeye geçmesi, ancak faizleri de yıl boyunca maksimum seviyede tutması muhtemeldir.

Avrupa’da ılıman geçen mevsim ile düşen enerji kullanımı, fiyatların da savaş öncesi seviyelere dönmesi rahatlatıcı bir detay. Almanya başta olmak üzere bölge ekonomileri, eğer beklenenden daha iyi bir yıl geçirecekse ECB’nin enflasyon üzerine yoğunlaşması ihtimali artıyor. Burada arz enflasyonu ve talep enflasyonu arasındaki dengenin yer değiştirmesi önemli. Çünkü bundan önce benzin fiyatları yönetilen bir arz enflasyonu ağırlıktaydı. Ücret ve beklentilerden kaynaklanan enflasyon ise politika araçlarının direkt kontrol alanındadır. Güncel durum ECB’nin faiz oranlarını artırmakta daha proaktif davranmasını sağlayabilir.

Asya’da ise BOJ halen gevşek para politikası gerekliliğinden bahsediyor olsa da getiri tavanının eliminasyonu piyasanın para politikasında değişim beklemesine gerekçe oluşturuyor.

Türk varlıklarına bakacak olursak; En son veriler enflasyonun geçen ay çeyrek yüzyıldan fazla bir sürenin en yüksek hızında yavaşladığını gösteriyor. Veriler, Aralık ayında tüketici fiyatlarının bir önceki aya göre %84,4’ten düşerek yıllık %64,3 arttığını gösterdi. Bununla birlikte yavaşlama, bir yıl önceki yüksek bazın istatistiksel etkisinden kaynaklanıyor. Yıllık enflasyon oranındaki keskin düşüşe rağmen fiyat artışlarının geniş tabanlı olmaya devam etmektedir. Seçim öncesinde planlanan kamu harcamaları ve bireyleri harcamaya teşvik eden borçlanma oranları ile ücret zamları enflasyon hareketinde şu anda baz etkisinden başka bir faktör olmamasına neden veriyor.

Kaynak: Enver Erkan / Tera Yatırım

Bu makale ilk olarak Hibya Haber Ajansı üzerinde yayımlanmıştır.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.